20 Temmuz 2012 Cuma
Şantiye Stajının 15. Günü
Bugün havanın sıcaklığından dolayı şantiyeye gitmedik. Onun yerine tüm staj gruplarıyla birlikte geziye gittik. İlk önce Atatürk Arboretumuna gittik. Burada dünyanının her yerinden bitki örnekleri sergileniyordu onları inceledik. Ondan sonra Garipçe koyuna gittik orada yemeğimizi yedikten sonr Rumeli Fenerine gittik. Burası boğazın son noktası Karadenize açılan kapıydı. Bugünde böyle bitti.
Şantiye Stajının 14. Günü
Bugün ben ve iki arkadaşımla birlikte diğer semt konağındaki şantiyeye gittik. Oradaki yapının kaba işi bitmiş inc. İş kalmıştı. Bizde ilk önce çatıya kiremitleri taşıdık. Daha sonra ise sıvayı hazırlayıp duvara sıva yaptık. Bugünümüz de böyle geçti.
Şantiye Stajının 13. Günü
Bugün yine kalıp ve kolon yapmaya devam ettik. Dünden farklı olarak kalıpları çift taraflı yapıp içinede kolonları yerleştirdik böylece beton dökülmeye hazır hale geldi.
Şantiye Stajının 12. Günü
Bugün yine kalıplar kurulmaya devam edildi. Tüm temelin çevresine kalıplar kurulmasına yardım ettim. Yine kolonların bağlanmasında yardım ettim.
Şantiye Stajının 11. Günü
Bugün şantiyeye gittiğimizde beton dökülmüş temel atılmıtı. Bundan sonra kenarların kalıpları çakılıp demirleri yapılacaktı. Biz de kalıp için ahşap taşımaya onları kurmaya yardım ettik.
9 Temmuz 2012 Pazartesi
Şantiye Stajının 10. Günü
Bugün stajda sehpaların üstü tamamen bitmişti.Yani temelde betonun içinde kalıcak tüm demirler döşenmişti.Biz geldiğimizde demirler hazırdı.Biz de döşenen demirlere tel bağlayarak onları sabitledik.Ustalarda yerini belirlediği kolonları yapmaya başladılar.Biz de onlara yardım ettik ilk önce kolonların demirleri ilk demir katmanına bağlandı, daha sonra bu 8 tane uzun demirler etriyeler yardımıyla sabitlendi.Etriye;uzun demirlerin bükülerek kare haline getirilmiş halidir. Böylece kolonların içinden filizler bırakılmış oldu.Artık temel betonunun atılmasına hazır hale gelmiş oldu.
5 Temmuz 2012 Perşembe
Şantiye Stajının 9. Günü
Bugün şantiyeye gittiğimizde sehpaların bir kısmı yapılmıştı ve demirlerin üzerine koyulup bağlanmıştı. Bende bugün demir kesmeye bu demirleri taşımaya yardım ettim.Sehpaları yerleştirmeye yardım ettim.Sehpaları yerleştirirken bir 16'lık bir 12'lik olmak üzere iki çeşit olarak yerleştirdik.Bunların üzerine tekrar demir serdik.En eğlenceli ve günün sonunda keşfettiğim demir bağlama işine yardım ettim.Üst üste gelen demirleri tel yardımıyla bir birine bağladık.Böylece bugünde sona erdi.
Şantiye Stajının 8. Günü
Bugün işe yine asansör çukurunu açmaya devam ederek başladık.Bundan sonra demirleri kesmeye bükmeye yardım etmeye devam ettim.Düz demirler kesildikten sonra aynı zamanda sehpa yapmaya yardım ettim.Sehpa; demirin bükülme şeklidir.Aynı bir sehpa görevi gördüğü için bu isimle adlandırılmıştır.Sehpalar alttaki döşenmiş demirin üzerine koyulur ve onun üstünede aynı alttaki gibi demir döşenir fakat bu işlemi yarın yapacağız bugün yalnızca demirler hazırlandı bende onlar hazırlanırken yardım ettim.Bugün de böyle bitti.
Şantiye Stanının 7. Günü
Bugün şantiyeye geldiğimizde temel için son beton katmanıda atıldığını gördük bu aşamadan sonra temel için demirler kullanılacak hale getirilip betonun üstüne serilip bağlanıcaktı. Biz bu aşamada demir kesmeye bükmeye ve bu demirleri çukura taşımaya yardım ettik. İlk önce şantiye şefi bize planların üzerinden demirlerin,kolon ve kirişlerin yerlerini gösterdi.Demirlerin hangi kalınlıkta olacağını ve nasıl dizileceğini plan üzerinden takip ettik.Demirlerin 12'lik ve 16'lık olmak üzere iki çeşit olarak kullanıldığını çoğu yerde sağlam olması için 16'lık kullanıldığını öğrendik.Daha sonra bu demirleri kesmeye yardım ettik fakat oldukça zor bir iş olduğunu gördük.Özellikle 16'lık olan demirlerin oldukça ağır ve kesilmesinin zor olduğunu deneyerek gördüm.Bunu yapamayacağımızı anlayınca bende demirleri taşımaya yardım ettim.Çukurun içine girerek bunları düzgün bi şekilde dizmeye yardım ettim.Demirler kafes sistemi oluşturucak şekilde dizildi ve bağlandı.Fakat bu sırada yanlış birşey yapıldığını farkeden usta asansör boşluğu bırakmadığını farkettiler.Bundan sonra bu yanlışı düzeltmek için dolan katmanlar asansör boşlugu icin tekrar kazınmaya başlandı orayı kazmaya çıkan toprağı taşımaya yardım ettim.Bu günde böyle bitti.
Şantiye Stajının 6. Günü
Bugün Yeşilpınar semt konağına gittiğimizde mıcırın ustüne guru betonun döküldüğünü gördük bu işlem haftasonu yapılmıştı biz gittiğimizde guru betonun üstüne yalıtım yapılıyordu.Yalıtım malzemesinin serilmesine yardım ettik.Bir grup arkadaşımız da park için taşların taşınmasına yardım etti.Temel için katmanlar oluşmaya başlamıştı membranın üzerine tekrar beton dökülecekti.Bu işlemden sonra demirlerin hazır olması gerekiyordu bu yüzden demir kesmeye bükmeye yardım ettik.Bugünümüz de böyle geçti.
1 Temmuz 2012 Pazar
Şantiye stajının 5. günü
Stajın 5. günü;
Bugün şantiyeden farklı olarak bir grup arkadaşımla ve iki tane hocamızla beraber Eyüp ek hizmet
binasındaki parklar için yapılan çocuk oyun parkları banklar masalar vb. şeylerin yapıldığı atölyeye gittik.
Bank için tahta boyadık zımpara yaptık. Birkaç arkadaşımız kaynak yaptı. Böylece şantiye stajının ilk
haftasını tamamlamış olduk.
Bugün şantiyeden farklı olarak bir grup arkadaşımla ve iki tane hocamızla beraber Eyüp ek hizmet
binasındaki parklar için yapılan çocuk oyun parkları banklar masalar vb. şeylerin yapıldığı atölyeye gittik.
Bank için tahta boyadık zımpara yaptık. Birkaç arkadaşımız kaynak yaptı. Böylece şantiye stajının ilk
haftasını tamamlamış olduk.
Şantiye stajının 4. günü
Stajın 4. günü;
Bugün Yeşilpınar'da ki semt konağı şantiyesindeydik. Şantiyede su çekilmişti ve mıcır serilecekti biz de
mıcır serilmesine yardım ettik. Öğleden sonra ise Park ve Bahçeler Müdürlüğünden gelen mimarlar yapı
ile birlikte bahçeninde düzenleneceğini söylediler. Bizlerde bahçedeki eski taşları atılmak üzere kamyonlara
taşıdık.
Bugün Yeşilpınar'da ki semt konağı şantiyesindeydik. Şantiyede su çekilmişti ve mıcır serilecekti biz de
mıcır serilmesine yardım ettik. Öğleden sonra ise Park ve Bahçeler Müdürlüğünden gelen mimarlar yapı
ile birlikte bahçeninde düzenleneceğini söylediler. Bizlerde bahçedeki eski taşları atılmak üzere kamyonlara
taşıdık.
Santiye stajının 3. günü
Stajın 3. günü;
İlk önce asıl şantiye stajını yapıcak olduğumuz Eyüp Yeşilpınar'da ki semt konağı inşaatına gittik. İnşaat
henüz başlamamıştı temeli için hazırlanan çukur vardı yalnızca. Açılan çukur 3 metre olup derinlik zemine
çıkılacak kata göre değişmektedir. Bu arazide zemin yumuşak olduğu için 3 metreye kadar açılmıştır çukur.
Bu yapıda da İstanbul ve diğer illerde yapılan (özellikle depremden sonra) yapılarda olduğu gibi radye temel
uygulanıcakmış. Bu temelin özelliği yükü her yere eşit dağıtarak yapının daha sağlam olmasını sağlamaktır.
Biz şantiyeye gittiğimizde bir gece önce yağan yağmurdan dolayı su birikmişti ve inşaata başlamak için suyun
kurumasını beklemek gerekiyordu. Fakat bir pompa yardımıyla su çekildi. Bu aşamadan sonra mıcır
serilecekti. Mıcır; bir çeşit çakıldır 1 2 3 numarası vardır özel olarak makinelerde büyük taşlar kırılır ve bu
şekilde çakıl taşları yani mıcır oluşturulur.
Pompa ile çekilen su arazide başka bir yere boşaltıldı.
Bugün ikinci olarak yine Eyüp'te bulunan Zal Mahmut Paşa Cami'sinin restorasyonunu görmeye gittik
Bu cami Mimar Sinan'ın eseridir. Daha önce de restore edilen camide restorasyon sırasında aslından çok
farklı yapıldığı aslına zarar verildiği günün teknolojisiyle yapıya saygı duyulmadan yapıldığı ortaya çıkmış.
Yeni restorasyon ekibi daha bilinçli bir şekilde caminin aslına uygun bir şekilde ve daha çok yapılan hataları
düzeltmek için çalışıyorlar. Restorasyon yapılırken ilk önce yapının rölevesi yapılır. Yapının ne olarak
kullanıldığı ve günümüzde ne olarak kullanılacağı tespit edilir. Daha sonra Koruma Kurulunun izni ile
değişiklikler yapılır. Caminin yapıldığ zamanda çimento olmadığından "horosan" denilen bir karışım kullanılır
bir çeşit çimento olan karışımın içinde; kireç, kil, taş tuğla tozu, ve bunları bağlayıcı olarak hidrolik kireç,
yumurta akı at tüyü gibi çeşitli malzemeler kullanılmıştır. İlk restorasyon zamanında camiyi koruma adı altında
horosan sökülüp yerine çimento kaplanmıştır ve çimento taş kaplamaya zarar vermiştir. Yeni restore ekibide
bu yanlışı düzeltmek için ilk önce önceden yapılan sıvayı söküp yerine tekrardan eski usulle kaplama
yapmaya başlamıştır.
Yeni korkuluklar.
Kırılan dış pencereler yeniden kalıba koyularak yapılmaktadır.
Şantiye stajı 2. gün
Stajın 2. günü;
İlk önce Eyüp'te inşaatı yeni başlayan eski bir binanın tekrar aslına uygun bir şekilde yapıldığı ve
kız öğrenci yurdu olarak kullanılacak olan yapının şantiyesine gittik. Burada pek çok yerde
rastlayamayacağımız kuyu temel yöntemini gördük. Kuyu temel bir istinat sistemidir. Küçük bir
alanda yapılan bu sistem kot farkının çok fazla olduğu ve inşaat yapılırken çevresindeki yapılara
zarar vermemek için yapılıyor. Temelin çevresine set gibi duvarlar yapılıyor böylece çevre zeminlerin
kaymaması sağlanıyor. Bu sistemle daha güvenli bir şekilde inşaat yapılıyor. Bu duvarlar 5 metre
derinliğinde, 2,5 metre eninde, 1,5 metre boyundadır. Hepsi aynı anda yapılmaz çünkü çökme
ihtimali vardır aynı anda yapılırsa. Bu duvarların içindeki demirlerin bir kısmı dışarda bırakılır bunlara
"filiz" denir.
Bugün ikinci durağımız yine Eyüp'te Haliç'in kıyısında yapılan "nikah salonu" projesiydi. bu proje bir
ay içerisinde teslim edileceğinden oldukça hızlı ilerliyordu. Yapını yüzde doksanı bitmişti. Projenin
mimarı Emre Arolat'tır. Oldukça ilginç bir bina çatısında bir yürüyüş parkuru bulunmakta ve çatı
ahşap parke ile kaplıdır. Projede farklı büyüklüklerdeki salonlar farklı amaçlar için tasarlanmış. Nikah
salonu daha büyük bir düğün salonu ve tiyatro salonunun dışında görevliler ve sorumlular için düzenlenmiş
küçük odalar bulunmakta. Yine binanın dışında çeşitli işler için (çiçekçi, gelinlikçi, kuyumcu vb.) dükkanlar
tasarlanmış. İlginç bir projenin olması dışında bütçesi açısından da tartışılan bir bina olmuştur.
Binanın ilginç yanlarından biride dış cephenin tamamen cam olması ve bu camları yine camların
taşıması. Mimar dışarıyla içerinin bütünlüğünü bozmak istememiş ve bunun için camları taşıyıcı
olarak kullanmıştır.
Çatının bir görünüşü.
İlk önce Eyüp'te inşaatı yeni başlayan eski bir binanın tekrar aslına uygun bir şekilde yapıldığı ve
kız öğrenci yurdu olarak kullanılacak olan yapının şantiyesine gittik. Burada pek çok yerde
rastlayamayacağımız kuyu temel yöntemini gördük. Kuyu temel bir istinat sistemidir. Küçük bir
alanda yapılan bu sistem kot farkının çok fazla olduğu ve inşaat yapılırken çevresindeki yapılara
zarar vermemek için yapılıyor. Temelin çevresine set gibi duvarlar yapılıyor böylece çevre zeminlerin
kaymaması sağlanıyor. Bu sistemle daha güvenli bir şekilde inşaat yapılıyor. Bu duvarlar 5 metre
derinliğinde, 2,5 metre eninde, 1,5 metre boyundadır. Hepsi aynı anda yapılmaz çünkü çökme
ihtimali vardır aynı anda yapılırsa. Bu duvarların içindeki demirlerin bir kısmı dışarda bırakılır bunlara
"filiz" denir.
Bugün ikinci durağımız yine Eyüp'te Haliç'in kıyısında yapılan "nikah salonu" projesiydi. bu proje bir
ay içerisinde teslim edileceğinden oldukça hızlı ilerliyordu. Yapını yüzde doksanı bitmişti. Projenin
mimarı Emre Arolat'tır. Oldukça ilginç bir bina çatısında bir yürüyüş parkuru bulunmakta ve çatı
ahşap parke ile kaplıdır. Projede farklı büyüklüklerdeki salonlar farklı amaçlar için tasarlanmış. Nikah
salonu daha büyük bir düğün salonu ve tiyatro salonunun dışında görevliler ve sorumlular için düzenlenmiş
küçük odalar bulunmakta. Yine binanın dışında çeşitli işler için (çiçekçi, gelinlikçi, kuyumcu vb.) dükkanlar
tasarlanmış. İlginç bir projenin olması dışında bütçesi açısından da tartışılan bir bina olmuştur.
Binanın ilginç yanlarından biride dış cephenin tamamen cam olması ve bu camları yine camların
taşıması. Mimar dışarıyla içerinin bütünlüğünü bozmak istememiş ve bunun için camları taşıyıcı
olarak kullanmıştır.
Bu camların özelliğide damperli cam olmasıdır. Bunun gibi kırılan camlar dağılmazlar.
Çatının bir görünüşü.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)